Kategori arşivi: Genel

Kredili Konut Satışlarındaki Durumu Değerlendirdi: 2024

Kredili Konut Satışlarındaki Durum

Endeksa 2023’ün konut satış eğilimlerini ve yaşanan dalgalanmaların nedenlerini değerlendirdi. Buna göre, 2023 yılında ipotekli ev satışlarında bir önceki yıla nazaran yüzde 37’lik bir düşüş gözlemlendi. Yasalaşması beklenen yeni kredi desteği paketiyle birlikte analizler, 2024 yılında konut piyasasının hem satış adedinde hem de ev sahipliği yüzdesinde artış trendine girmeye hazır olduğunu gösteriyor.

Büyük veri analizi ve yapay zeka yöntemlerini kullanarak gayrimenkul değer hesabı sunan ve bu sayede kullanıcıların güvenle gayrimenkul satışı yapmalarına imkan sağlayan Endeksa, ev piyasasındaki satışların son bir yılını mercek altına aldı. Beklenen finansal erişimi kolaylaştıracak yeni faiz düzenlemeleriyle birlikte konut satış hacimlerinde artış bekleniyor. Endeksa verilerine göre, Aralık 2023 itibariyle Türkiye’de ortalama konut satış fiyatı bir önceki aya göre yüzde 4, son üç ay içerisinde yüzde 11 oranında artarak 3 milyon 92 bin 700 TL oldu.  Satılık konut fiyatlarının 2023 yılında içerisinde yüzde 84 oranında artması da konut sahibi olmak isteyenlerin erişimini oldukça kısıtlıyor.

İpotekli satışlarda yüzde 36’yı aşan düşüş

2023 yılında Türkiye’de toplam 1 milyon 225 bin 926 adet konut satıldı. Rakamlar, 2022 yılına göre konut satışlarında 259 bin 696 adetlik bir düşüş yaşandığını gösteriyor. Bir önceki seneye nazaran yaşanan konut satışlarındaki düşüşün oranı yüzde 17,5 oldu. 2022 yılında toplam konut satış adedi 1 milyon 485 bin 622 adet olmuştu.

2023 yılında konut satışlarında bir önceki yıla kıyasla kaydedilen genel düşüş eğiliminin en belirgin olduğu kalem ipotekli konut satışları oldu. Ülke çapında 2023 yılında 177 bin 748 adet ipotekli konut satışı gerçekleşti. 2022 yılında ise 280 bin 320 adet kredili satış kaydedilmişti; bu da kredili satışlarda bir yılda yüzde 37’lik bir düşüş yaşandığını göstermektedir. 2023 yılında kredili konut satışları toplam satışların %14’ünü oluşturdu, bu oran, 2022’nin aynı döneminde yüzde 19’du. 

İpotekli konut satışlarının oranı

İpotekli satışlarda yüzde 36’yı aşan düşüş 

Konut Fiyatlarındaki Artış Oranı Geçen Senenin Altında Kaldı

2022 ve 2023 yıllarına bakıldığında en fazla konut satışının gerçekleştiği ay olan Aralık 2022 döneminde kaydedilen toplam konut satışı adedi 207 bin 963 iken Endeksa verilerine göre, bu dönemde Türkiye’de ortalama konut satış fiyatı 1 milyon 664 bin 100 TL idi. Ocak 2023 ise yalnızca 97 bin 708 satışla durgun bir ay oldu ve ortalama konut satış fiyatı bir önceki aya göre yüzde 9 artarak 1 milyon 816 bin 360 TL oldu. 2023 yılının sonuna gelindiğinde Aralık 2023 ayında toplam konut satış adedi 138 bin 577 olurken ortalama konut satış fiyatı 3 milyon 92 bin 700 TL oldu.  

İpotekli konut satış adetlerinin toplam konut satış adetleri içerisindeki paya baktığımızda bu oranın 2023 yılı nisan ayından beri düştüğü görüldü. Ortalama ev satış fiyatı 1 milyon 215 bin 110 TL olan Haziran 2022’de ipotekli ev satışların toplam satışlara oranı yüzde 27’lik pay ile zirve yaptı. Ancak kredili satışlar 2022 Eylül ayında yüzde 15’lere kadar geriledi ve kredili ev satış adetlerinin dalgalı grafiği günümüze kadar devam etti. 2023 yılı Aralık ayına gelindiğinde kredili ev satış adetleri son 2 yılın en düşük oranı olan %4’lük oran ile 6 bin 42 adete geriledi.

Endeksa Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt ipoteklikonut piyasasının güncel durumuna dair yaptığı değerlendirmede bu kalemde faiz ve kredi politikalarının belirleyici olduğunun altını çizdi ve sözlerini şöyle sürdürdü: 

“İpotekli konut satışlarının sektördeki payında yaşanan dalgalanmalar yüksek fiyat, artan kredi maliyetleri ve krediye erişimin zorlaşması gibi koşullardan kaynaklanıyor. Kredili EV satışlarının 2022 – 2023 aralık ayları arasında, yani bir yılda, yüzde 70 oranında azaldığını görüyoruz. 

An itibarıyla kredili konut piyasasının aktörleri, yani hem alıcılar hem de satıcılar temkinli davranıyorlar. Çünkü çok yakında yürürlüğe girmesi beklenen ve özellikle ilk el ev alımlarında destek sağlayacak bir kampanya söz konusu. Bu kampanyanın 1,2 faiz oranında 15 yıl süreyle kredi kullanımını mümkün kılacağı tahmin ediliyor. İnsanlar da doğal olarak kampanya hayata geçtikten sonra piyasada oluşacak yeni trendleri görmeden karar almak istemiyorlar. Şu anda bir ‘bekleme süreci’ söz konusu. Bu süreç tamamlandıktan sonra, beklentimiz hem ipotekli konut piyasasının canlanması hem de Ev satış adetlerinin artması yönünde.”

Kaynak : Endeksa

Türkiye’de Ortalama Konut Fiyatı 3 Milyon 92 Bin 700 TL Oldu, Konut Satışları Yüzde 48 Arttı

Büyük veri analizi ve yapay zeka yöntemlerini kullanarak gayrimenkul değer hesabı sunan ve bu sayede kullanıcıların güvenle gayrimenkul satışı yapmalarına imkan sağlayan Endeksa, TÜİK tarafından açıklanan 2023 Aralık konut satış verilerini değerlendirdi. Endeksa verilerine göre, Türkiye’de konut fiyatları bir yılda yüzde 84 değer kazandı. İncelemeler aralık ayı itibarıyla Türkiye’de ortalama konut fiyatının 3 milyon 92 bin 700 TL, metrekare başına satış fiyatının ise 23 bin 790 TL olduğunu gösteriyor. Aralık ayı konut satışlarında yeni bir hareketliliğe sahne olmasına rağmen, rakamlar konut satışlarında bir önceki yıla göre yüzde 33’lük bir azalış yaşandığını gösteriyor. Endeksa verilerine göre, an itibarıyla Türkiye’de yapılan bir konut yatırımının ortalama dönüş süresi yaklaşık 15 yıl oldu.

Üç büyük metropolde bir ayda 42 bin 338 konut satıldı

2023’ün aralık ayında en çok konut satılan kent 23 bin 714 satış ve yüzde 17’lik pay ile İstanbul oldu. Listenin ikinci sırasında 11 bin 458 konut ve yüzde 8 pay ile Ankara, üçüncü sırada ise 7 bin 166 konut satışı ve yüzde 5 pay ile İzmir var. 

İstanbul’da ortalama fiyat 4 milyon TL’nin üzerinde

Endeksa verilerine göre aralık ayı sonu itibarı ile İstanbul’da konut satış fiyatlarında yıllık değer artışı yüzde 73 oldu. Türkiye’nin en büyük kentinde ortalama konut metrekare satış fiyatı 36 bin 262 TL, ortalama konut fiyatı ise 4 milyon 170 bin 130 TL olarak tespit edildi. Ankara’da ise konut fiyatları son bir yılda yüzde 102 artış gösterdi. Başkentte ortalama konut fiyatı 2 milyon 570 bin 100 TL, metrekare fiyatı ise 19 bin 770 TL seviyesinde. İzmir 2023’ü yüzde 78’lik değer artışı ile kapattı. Yıl sonu itibarıyla kentte ortalama metrekare satış fiyatı 30 bin 39 TL, ortalama konut fiyatı ise 3 milyon 754 bin 875 TL

En çok değerlenen kentler Hatay, Elâzığ ve Ordu

Endeksa’nın Aralık 2023’te en çok konut satılan 30 kenti değerlendirdiği çalışmasına göre Türkiye’nin en çok değerlenen ilk üç kenti Hatay, Elâzığ ve Ordu oldu. Hatay’da konut fiyatları son bir yılda yüzde 124 arttı. Kentte metrekare satış fiyatı 17 bin 834 TL, ortalama konut fiyatı ise 2 milyon 764 bin 270 TLElazığ’da kaydedilen değer artışı ise yüzde 107 olarak belirlendi. İlde ortalama metrekare satış fiyatı 11 bin 918 TL, ortalama konut fiyatı ise 1 milyon 966 bin 470 TLOrdu’da son bir yılda yaşanan değerlenme yüzde 106 oranında. Şehirde bir konut almak için metrekare başına ödenmesi gereken ortalama meblağ 20 bin 5 TL, ortalama konut fiyatı ise 2 milyon 600 bin 650 TL.

‘İlk el’ negatif trendle devam etti

Geride bıraktığımız yılın son ayında gayrimenkul satışlarındaki genel artışa karşın ilk el konut satışlarında yüzde 34’lük bir azalış yaşandı ve 51 bin 243 konut satıldı. 2023 yılının tamamında ise 379 bin 542 konut ilk elden satıldı ve yaşanan düşüş yüzde 18 oldu. Kredi ile satılan konutlara baktığımızda ise; geride bıraktığımız ay satışlar yüzde 15 arttı. 2023’ün son ayında Türkiye’de 6 bin 42 konut ipotekli olarak satıldı ve bu kalem toplam satışların yüzde 4’ünü oluşturdu. 

İkinci el piyasanın amiral gemisi olmaya devam ediyor

Aralık ayında yükseliş yaşayan önemli gayrimenkul satış kalemlerinden bir diğeri de ikinci el konutlar oldu. Son bir ayda ikinci el konut satışları yüzde 39 arttı. Türkiye’deki toplam gayrimenkul satışının en büyük payını yüzde 63 ile ikinci el konut satışları oluşturuyor. İkinci el piyasasında 2023 yılında 846 bin 384 satış gerçekleşti ve bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 17’lik bir düşüş kaydedildi. 

Yabancılara 2 bin 64 adet konut satıldı

Aralık ayında yabancılara konut satışında da yüzde 12’lik bir düşüş yaşandı ve toplam 2 bin 64 konut satıldı. Bu kalem bir önceki yılın aynı ayına göre değerlendirildiğinde yüzde 68’lik bir azalış trendi karşımıza çıkıyor. 

Gelişmeleri değerlendiren Endeksa Kurucu Ortağı Görkem Öğüt : “2023, gayrimenkul sektörü açısından son dokuz yılın en düşük satış hareketliliğine sahne olan yılı oldu. Bu durumu etkileri tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gözlemlenen sıkı para politikası ile izah etmek mümkün. Konut piyasasında yaşanan bu durgunlaşmanın en büyük nedenleri faiz oranlarının artması ile krediye erişimin zorlaşması ve yatırımcıların gayrimenkulden ziyade farklı araçlara yönelmesi . 2022 yılı gayrimenkulün neredeyse tercih edilen tek yatırım aracına dönüştüğü ve fiyatların yüzde 200’ün üzerinde arttığı bir yıldı. 2023 ise böyle bir yıl olmadı. Ancak hala özellikle satış piyasasında yüzde 84’lük değer artışıyla konutun diğer yatırım araçlarına göre cazibesini koruduğunu söyleyebiliriz. 

Gayrimenkul piyasası şu anda alıcıların daha güçlü olduğu koşulların hâkim olduğu bir durumda. 2024 yılı için belirleyici olacak olan elbette inşaat faaliyetleri. Biz 2024 yılı sonu için de 2023 gibi enflasyona paralel bir değer artışı öngörüyoruz. Geride bıraktığımız yılı enflasyonun 20 puan üzerinde bir seviyede kapattık. 2024 yılı sonu itibarıyla tahmin edilen enflasyon oranının yüzde 45’ler civarında olduğunu düşünürsek, piyasanın yılı yüzde 60-65’ler civarında bir artışla kapatacağını öngörmek mümkün. Kampanya beklentisi de aslında piyasadaki durgunluğun bir nedeni. Temmuz ayından beri piyasa ilk evini alacaklara 1,20 oranla 15 yıllık kredi imkânı sunacağı bilinen kampanyayı bekliyor. Bu da hem ev alacakların hem de satacakların ‘bekleyelim görelim’ mottosuyla davranmalarına neden oluyor.” Dedi

Kaynak: Endeksa

Memurlar, arabuluculuk faaliyeti yürütebilir mi?

Yürürlükte bulunan mevzuatımızda, ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma ve ikinci göreve dair hükümler şu şekildedir:657 sayılı Kanunun “Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı” başlıklı 28’inci maddesi:” Memurların Türk Ticaret Kanununa göre (tacir) veya (esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamayacakları, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamayacakları, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamayacakları (görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç), mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamayacakları, gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamayacakları (memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulmuş yardım sandıklarının yönetim, denetim ve disiplin kurulları üyelikleri ile özel kanunlarda belirtilen görevlerin bu yasaklamanın dışında olduğu)” 657 sayılı Kanunun “ikinci görev yasağı” başlıklı 87’nci maddesinin ikinci fıkrası:”Ancak, bu Kanunun memurlara ikinci görev verilmesini öngören hükümleri ile hakem, tasfiye memuru ve bilirkişilere takdir olunan İl Genel Meclisi ve İl Daimi Encümeni başkanları, özel kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle kurulan ve asli görevlerinin devamı niteliğinde olmayan çeşitli kurul, komisyon, heyet ve jüri çalışmalarına, Üniversiteler, Akademiler, Türkiye ve Orta – Doğu Amme İdaresi Enstitüsü ve özel kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle kurulan araştırma kurumları tarafından idareyle ilgili olarak yapılan inceleme ve araştırma çalışmalarına katılanlar için özel kanunlarınca gösterilen veya bu kanunlara dayanılarak tespit edilen ücretlerin ödenmesine ilişkin hükümlerin saklı olduğu”657 sayılı Kanunun “kapsam” başlıklı 146’ncı maddesinin ikinci fıkrası:”Memurlara kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ve yönetmeliklerin ve amirlerin tayin ettiği görevler karşılığında bu Kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenemeyeceği, hiçbir yarar sağlanamayacağı (gençlik ve spor hizmetleri uygulamasında fiilen görevlendirilecekler hariç)”657 sayılı Kanunun bu düzenlemeleri kapsamında; memurların arabuluculuk faaliyeti yürütüp yürütemeyecekleri konusu açık bir şekilde düzenlenmediğinden ötürü ihtilaflar yaşanmaktadır. Ancak, bilirkişilik faaliyetinden dolayı memurlara ücret ödenmesine imkan verilmiş iken 657/87’de arabuluculuk faaliyetine yer verilmediği gibi 657/146’da da yasaklama dışında kalan faaliyetler arasında da arabuluculuk sayılmamıştır.Memurların uzlaştırmacılık faaliyeti yürütüp yürütemeyeceğine ilişkin analiz haberimiz için tıklayınız. 7.6.2012 tarihli ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 15’inci maddesinin onuncu fıkrası, 19’uncu maddesinin ikinci fıkrası, 22’nci maddesi, 31’inci maddesinin sekizinci fıkrası, 36’ncı maddesi ile 12.10.2017 tarihli ve 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3’üncü maddesinin yirmi ikinci fıkrasına dayanılarak hazırlanarak 02.06.2018 tarihinde yürürlüğe konulan Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği hükümleri incelendiğinde, memurların arabuluculuk faaliyeti yürütüp yürütemeyeceklerine dair özel bir düzenlemenin yapılmadığı görülecektir.Tüm bu mevzuat birlikte değerlendirildiğinde, arabuluculuk faaliyetinin kazanç getirici bir faaliyet olduğu dikkate alındığında, bilirkişilik faaliyetinden elde edilen ücret gibi kanunda açıkça belirtilmediğinden ötürü memurların arabuluculuk faaliyetini yürütemeyecekleri sonucuna ulaşmak mümkündür. Mülga Devlet Personel Başkanlığının memurların bilirkişilik faaliyeti ile ilgili vermiş olduğu görüşünde (22.03.1999, 16. Bülten, 29. Sayfa); memurların atamaya yetkili amirin izni olmaksızın mahkemelerde bilirkişi olarak görev yapmaları ve takdir olunan bilirkişi ücretlerini almalarının mümkün olduğu mütalaa edilmiştir. Bu görüşün verilmesindeki temel etkenin, 657’nin 87. maddesinde yer alan “bilirkişilik” ibaresinin bulunması olduğu çok açıktır. Her ne kadar, 6235 sayılı Kanun ve bu Kanun gereği yürürlükte bulunan Yönetmelik düzenlemelerinde, memurların arabuluculuk faaliyetini yürütüp yürütemeyeceklerine dair lehe/aleyhe bir düzenleme bulunmasa dahi ,657 sayılı Kanunda bu durum örneğin bilirkişi ücreti gibi arabuluculuk ücreti de açık bir şekilde yer almadığından ötürü açık bir şekilde bu faaliyetin icrasının yapılacağını ve kazanç elde edeceğini söylemek zor olacaktır. Bilirkişilere takdir olunan ücret 657 sayılı Kanunda nasıl saklı olduğu belirtilmişse arabuluculuk ile ilgili olarak buna benzer bir düzenleme yapılarak kafalardaki karışıklık ve ihtilaf aşılmış olacaktır.Ayrıca uzlaştırmacılıkta olduğu gibi arabuluculuk müessesinde de, tüm mesaisini çalıştığı kamu kurumunun işlerine hasretmesi gereken kamu personelinin mesai saatleri içerisinde arabuluculuk yaptığı gözlenmekte olup, bu durumun bir kamu hizmeti bağlamında uygun olmadığı açıktır.

Memurlar, arabuluculuk faaliyeti yürütebilir mi?

Mağdur öğretmenler Bakanlık’tan il/ilçe emri için müjde bekliyor

İ L A N D I R 2024 yılı Ocak ayı mazeret atmasanıda eş durumu, sağlık, güvenlik gerekçesi gibi birçok sebepten atama hakkına sahip öğretmen, yeterli kontenjan açılmadığı için atanamadı. Mağdur öğretmenler, 18 Ocak’ta açıklanan mazeret tayinlerinin hayal kırıklığını yaşarken, seslerini duyuramadığı için büyük hayal kırıklığı içerisinde. Öte yandan Bakanlık yetkililerinden açıklama beklerken, bir yandan da içlerinde bulunduğu zor durumlarla baş etme sürecindeler. Yaklaşık 3 bin öğretmen en son 2018 yılı Şubat ayında verilen il emri kararıyla ailelerine kavuşurken bu yıl da aynı uyglamanın yapılması için yetkililere çağrıda bulundular. Özür grubunda yerleşemeyen öğretmenlerin mesajı şu şekilde: Bizler 18 Ocak’ta yapılması planlanan mazeret tayinine başvuran ya da kontenjan olmadığı için başvuru bile yapamayan öğretmenleriz. Kimimiz 2. il dışı kimimiz deprem mazeret atamasından beri ailelerimizden ayrıyız.Aylardır maddi manevi büyük bir yükün altındayız. Bu yük sınıf kapısının dışında bırakılmayacak kadar ağır. Bu sebeple daha önce 2015 ve 2018 yıllarında da yapıldığı gibi bu yarı dönemde de il/ilçe emri müjdesi bekliyoruz. Lütfen sesimizi duyun ve bize yardımcı olun.